Yalova Termal Gezilecek Yerler

Binlerce yıldır kendini yenileyen İstanbul’un hemen yakınında bulunan Yalova Termal kaplıcaları, şehrin baskısından bunalan bireyler için nezih bir kaçış noktasıdır. Termal gezilecek yerler ormanlık alanda tırmanmak, Gökçe Barajı kıyısında bisiklet sürmek ya da çevredeki Gürcü kasabalarını araştırmak gibi sayısız seçenek bulunur.

Termal Kaplıcaları

Samanlı Dağı’nın eteğinde, ağaçlıkların arasında yer alan sıcacık kaplıcaların konumu Roma dönemine geri dönüyor. Eski zamanlardan beri yeraltından çıkan ısıtılmış su ve buharın; Tıpkı iyileşme özellikleri gibi olağanüstü yeteneklere sahip olduğu kabul edilir. Ilık kaplıcalara farklı kaynaklarda Pythia Therma veya Pythia’daki kuvvet ve kuvvet duşları olarak atıfta bulunulur.

Doğal akiferlere Pythia Therma denmesinin gerekçesi, yerin yarığından çıkan yüksek sıcaklıktaki su ve buhar nedeniyle bir yeraltı tanrısı olan bir yer olarak kabul edilebilir olmasıdır. Kuvvet ve kuvvetin efendisi Herakles’in, esenliğin ilahi gücü Asklepios’un ve su perileri olan Nymph’lerin rölyeflerinin, duşların dış kütlesi üzerinde yer alması, bu inancın teyidi olarak görülmektedir.

Nymphelerin, Roma zaman diliminde mahkumiyetleri nedeniyle öldürülen üç Hıristiyan kutsal kişi tarafından değiştirildi. Mahalle mahkumiyetine göre, doğal akiferlerin üzerinde bir yamaçta yaşayan ve iyileşen bireyler olan üç Hıristiyan kız kardeş (Nimfodora, Metrodora ve Menodora), dinlerinden dönmedikleri zaman Pagan Romalılar tarafından öldürüldü. Daha sonra Hıristiyanlığın kabulünde kutsal ilan edilen üç kız kardeşin mezarlarının burada bir yamaçta olduğu kabul edilmektedir.

Tarihi Hamamlar

Termale’deki birincil hamam dördüncü yüzyılda Bizans İmparatoru Costantinos tarafından yapıldığı ve yeni hamamların örtülü olarak Justinianus saatinde olduğu kabul edilmektedir. Terminalde üç adet otantik hamam bulunmaktadır. Kurşunla kaplı olduğu için Kurşunlu Hamamı olarak anılan hamamın ayrıca açık havuzu ve saunası bulunuyor. Biraz önünde Valide Hamamı, daha doğrusu özel zaviyeli Sultan Hamamıdır.

Osmanlı döneminde Bezm-i Alem Valide Sultan Termal’deki romatizmal enfeksiyonunu iyileştirdiğinde, Sultan Abdülmecid eski duşları yaptırdı, örneğin Valide Hamamları tamir ettirip yeni hamamlar ve saraylar yaptırdı. Bizans İmparatoru Justinian tarafından işlenen ve bir süre sonra yerle bir olan Kurşunlu Hamam, Sultan Abdülhamit tarafından onarılmıştır.

Bu süreçte, tanımadıkları yöneticilere kiralanan Termal, daha sonra dönemin en sevilen eğlence ve refah odağı haline geldi. Çatışma yıllarında ıssız kalan Termal’in kaderi, Atatürk’ün 19 Ağustos 1929’da Yalova’ya gelmesiyle değişti. 1938 yılına kadar yıl ortasında Termal’e gelen Atatürk, Termal’e burada bir ev işletin ederek, Termal’i yerleştirdi.

Şifalı Sular

Yeraltı akifer suyunun romatizmal ve metabolik enfeksiyonlara, mide ile ilgili iskelete, karaciğer, deri, bayanlar, sinir kesesi, böbrek ve idrar yolu hastalıklarına ve daha sonraki kas görevlerine şifa olduğu kabul edilir. Bununla birlikte, kalp, sedef hastalığı ve malign büyüme hastalarına önerilmemektedir. Aynı şekilde Termal’de şifalı olarak görülen üç adet su kaynağı bulunmaktadır. Bunlardan ilki Kurşunlu Hamam’a yakın Mide Suyu’dur.

Bu suyun mide rahatsızlıklarına ve kan dolaşımına iyi geldiği söylenmektedir. Duşların üzerinde, dere kenarında, göz hastalıklarına çok iyi geldiği düşünülen Göz Suyu olarak bilinen bir su kaynağı daha var. Biraz ileride eğrinin altından akan derenin suyuna Ayak Suyu denir. Ayak suyunun rahatsızlık ve dermatit gibi hastalıkları iyileştirdiği kabul edilmektedir.

Dilek Mağarası

Eğriye yakın olan geçit, bireylerin elbise bağlayarak dilek tuttukları Dilek Mağarası olarak bilinir. Eğrinin üzerinde Dilek Çeşmesi olarak bilinen bir pınar daha vardır ve onun önünde sıcak kaplıcaların pınarı vardır. Duşlara rağmen, sıcak kaplıcalarda kumar kulüpleri, lokantalar ve spor ofisleri bulunmaktadır. Üvezpınar ve Gökçedere ilçeleri Termal Vadi’nin iki yakasında yer almaktadır.

İki bölge 93 göçmeni olan Gürcü kasabaları iken, şimdi birçok han ve maaşın bulunduğu Termal mahallesinin mahalleleri haline gelmiştir. Buradaki lojman ve rantlarda kalanların yer altı akifer suyundan yararlanmaları amacıyla ılık su kaynaklarının suyu ayrıca Gökçedere’ye verildi. Üvezpınar ilçesine 8 km uzaklıkta bulunan Sudüşen Şelalesi ve çevre faktörleri muhteşem manzarasıyla görsel bir yemek deneyimi sunuyor.

Çağlayana doğru ilerlerken çok keyifli bir tırmanış parkuru. Samanlı beldesinde sıcacık bir sokakta yer alan Karaca Arboretumu mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. TEMA Vakfı Başkanı Hayrettin Karaca tarafından kurulan Türkiye’nin ilk özel Arboretumu, 7.000’i ağaç olmak üzere 14 bin bitki türüne sahip olup, Pazar günleri 13.00-18.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

Çınarcık

Terminale 4 km uzaklıkta, deniz kıyısı ile ünlü Çınarcık bulunmaktadır. Çınarcık’tan Armutlu’ya kadar uzanan sahil şeridi yazlıklarla doludur. Hedeflerden biraz mesafe yarattığınız noktada ormanlar başlıyor. Bu iklimde, yer yer ormanlık alanlar sahile kadar yerleşmiştir.

Çınarcık civarındaki ormanlık alanlarda tırmanış ve dağ yürüyüşü için inanılmaz uygun parkurlar vardır. Buralarda da aynı şekilde pek çok mesire yeri var. Bunlardan en dikkat çekeni Hasan Baba’dır. Süper soğuk suları ile mükemmel bir eğlence bölgesi olan Hasan Baba’nın çevresinde de geyik güvenlik bölgesi bulunmaktadır.

Doğal Güzellikleri

Çınarcık’ın Kocadere ve Teşvikiye ilçelerinin güneyindeki Erikli ve Delmece seviyeleri görülmeye değer. Yalova’nın ana normal gölü olan Dipsiz Göl, Teşvikiye Kasabası’ndan çıkan 800 metre yüksekliğindeki Delmece Yaylası’nın içinde yer alıyor. Teşvikiye’nin 8 km yukarısındaki Erikli Yaylası’nda da aynı şekilde halkın kullanımına açılmış büyükşehir ormanları bulunmaktadır. Gezmek için ideal bir parkur olan Teşvikiye Çayı üzerindeki İkiz Şelaleler de bu noktaya ayrı bir güzellik katıyor; Teşvikiye ve Erikli Yaylası arasında çok büyük ve küçük şelaleler vardır. Karlık Yaylası, Esenköy’e 8 km uzaklıktadır.