Başlıklar
Erzurum Gezilecek Yerler
Erzurum, gezilecek yerler listeleri için soğuk ama tarih kokusu olsun istiyorsanız listelerin zirvesinde olması gereken şehirlerden birisidir. Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesinde yer alan ve en büyük şehri olarak bilinen Erzurum, bulunduğu coğrafya itibari ile birçok tarihi olaya ve duruma ev sahipliği yapmaktadır. Erzurum, tarihi eserler ve kış sporlarında oldukça tercih edilen bir coğrafyaya sahip olduğundan, Türkiye’de gezi planı yapılırken gezilmesi gereken yerlerin başında gelmesi gereken bir bölgedir.
Eski dönemler birçok tarihi olayı yazar, günümüzde ise bu tarihi olaylar arasından manevi değeri olan eserler ise yaşatılmaya çalışılır. Geçmiş yıllarda, yaklaşık 1877 – 1878 yıllarında Osmanlı devleti ile Ruslar arasında gerçekleşen savaşta, o savaş buhranı içerisinde Ruslar Doğu Anadolu’ya baskın yapmışlardır. Bu baskın neticesinde şehri bu tarz istilalardan ve düşman baskınlarından koruma amacı ile şehri çevreleyen yüksek tepeler inşa edilmiştir.
Erzurum’da, eski dönemlerde bu gibi olayların yaşanması ile şehri korumak amaçlı inşa edilen toplamda 22 adet tabya bulunmaktadır. Şehri korumak ve adeta bir kalkan görevi görmesi için örülen yüksek tepeler, Erzurum’un en önemli tarihi zenginliklerindendir. 22 Tabya içerisinde en çok bilinenleri ise, Aziziye ve Mecidiye Tabyaları’dır. Her tabyanın başta farklı hikâyelere sahip olması ile birlikte, Aziziye Tabyası Osmanlı ordusunun, Rus ordusu karşısında geri çekilmesi sırasında Erzurum halkının Osmanlı ordusuna destek vermesi ile yapılmıştır.
Bundan dolayı Erzurum için Aziziye Tabyası ayrı öneme sahiptir. Erzurum şehrine tatil yapmak ya da keşif yapmak amacı ile giderseniz; Grand Hitit Hotel, Sway Hotels Palandöken Erzurum, Polat Erzurum Resort Hotel, Dedeman Ski Lodge gibi sakin ve ferah konaklama yerlerini tercih edebilirsiniz. Aynı zamanda Erzurum’da şehir merkezine yakın ya da şehir merkezinde konaklamak istiyorsanız; Bora Park Otel, Saltuk Otel, Palan Ski Resort Hotel gibi otellerde de konaklama imkânı bulabilirsiniz.
Aziziye Tabyası
Dönemin izlerini barındıran ve oldukça ağır olaylara tanıklık eden Aziziye Tabyasının hikâyesi 1877 yılında Ermeni çetelerinin baskını ile başlar. 1877 Yılında Ermeni çetelerinin Tabyaya girmesi sonucunda tabyada görevli Türk askerlerine tarihin kabul edemeyeceği bir saldırı gerçekleşir. Çıkan çatışma sonucunda ağır yaralanan Türk askerinin biri durumu Erzurum halkına bildirir. Ayrıca bu sırada Ermenilerin Türk Askerini öldürmesi ile birlikte arkadan gelen Rus askerleri tabyayı ele geçirir. Ağır yaralı kurtulan Türk Askerinin haber vermesinin üzerine Erzurum halkı, eline ne geçtiyse alır ve Aziziye Tabyasına doğru adeta akın ederler. Halkın dayanışması ve milli gücü sayesinde, tabyayı ele geçiren Rus Askerleri halka sadece yarım saat dayanabilirler. Geçmişte çıkan bu olaydan dolayı 93 harbi olarak bilinen Osmanlı – Rus savaşında kahraman olarak adlandırılan Nene Hatun’un kabri de Aziziye Tabyasında yer almaktadır.
Çift Minareli Medrese
Erzurum’da büyük bir tarihe sahip olan eserlerden biriside Çift Minareli Medresedir. Selçuklu döneminden günümüze kadar ulaşan maneviyat yüklü bu yapının kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Yapan ve yaptıran kişinin tam olarak belli olmamasından kaynaklı olarak, tarihte bu yapı ile ilgili birçok efsane dillere destan olur. Bu efsanelerden birisi ise şöyledir; Çift Minareli olarak bilinen medresenin bir yarısının usta, diğer yarısının çırak tarafından yapıldığı söylenir.
Sağ tarafının çırak tarafından yapıldığı, Sol tarafının da usta tarafından yapıldığı kabul edilir. Yapım aşamasındayken Sağ tarafta yer alan süslemelerin ve işçiliğin daha güzel olduğunu çırak fark eder. Bu durumun farkında olan çırak, kendinin daha güzel işçiliğe sahip olduğunu kastederek ustasının gururunun kırılmasına sebep olur. Gururu kırılan usta ise, kendini minareden aşağı atar. Ustasının ölümünden dolayı oldukça pişman olan çırak da ustasının ardından minareden atlar. Bu duruma tanıklık eden işçiler ise, böyle bir olayın yaşanmasına oldukça üzülür ve yaptıkları işi bırakırlar. Günümüzde bu efsanenin hala doğruluğu tartışılmaktadır, fakat yolunuz bir gün çift minareli medreseye düşerse gerçekten sağ sütunun, sol sütundan daha güzel işçiliğe sahip olduğunu net bir gözle görebilirsiniz.
Üç Kümbetler
Erzurum şehrinin geçen yıllara göre eskimeyen ve ziyaret edildiğinde adeta sizi o yıllara götüren tarih kokan birçok eseri vardır. Üç Kümbetler olarak adlandırılan yapıda bunlardan birisidir. Tarihi bir öneme sahip üç kümbetler olarak bilinen bu yapının kim tarafından ne amaçla yaptırıldığı bilinmemektedir. Bilindiği üzere Selçuklu döneminde bu anıt mezarlardan en büyüğü Emir Saltuk’a ait olduğu bilinmekteydi. Üç Kümbetler olarak adlandırılan bu yapının kime ait olduğu bilinmese de yerli halk tarafından mescid olabileceği iddia edilmektedir. Üç kümbetler arasında Emir Saltuk’a ait olan kümbetin üzerinde yılan, yarasa, kartal tarzında figürler görülmektedir. Fakat diğer kümbetlerin yanında Emir Saltuk’a ait olan kümbeti bulabilmek için, sekizgen duvara sahip olan yapıya ulaşmanız gerekir.
Erzurum Kongre Binası
Erzurum’un eşsiz binası olarak ta bilinen, Erzurum Kongre Binası tatil esnasında tarih severlerin ve o dönemde yaşama hissiyatını yakalamak isteyenlerin şüphesiz en çok uğrak noktalarıdır. Erzurum Kongre Binası bilindiği üzere birçok tarihi olaya tanıklık etmiş bir yapıdır. Bu yapının tarihi I. Dünya Savaşına kadar uzanmaktadır. I. Dünya savaşı neticesinde o dönemde Mondros Mütakeresi olarak bilinen antlaşma imzalanmıştı. Yapılan antlaşma sonucunda itilaf devletleri tarafından işgal edilmesi gereken beş ilden biri olarak Erzurum yer almaktaydı. Aynı zamanda o dönemin şartlarına göz önünde bulundurularak yapılan bu antlaşmada, Erzurum ‘’Ermeni Vilayeti’’ olarak geçmekteydi. Bunun üzerine 1919 yılında kongre açılır ve ilk oylama günü o gün kabul edilir. Oy birliği ile Kongre başkanı seçilir ve ardından ‘’Milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür, bölünemez’’ ilkesi kabul edilir.
Yakutiye Medresesi
Yakutiye Medresesi, Erzurum’un en gösterişli ve görkemli medreselerin başında gelir. Gidenlerin mutlaka uğradıkları tarih kokan bu mekânın Sultan Olcayto zamanında yaptırıldığı bilinir. Sultan Olcayto döneminden günümüze ulaşan bu eser, Türk İslam eserleri ve Etnografya Müzesi olarak kullanılır.
Rüstem Paşa Kervansarayı
Tarihin ticaret yolu olarak bilinen ipek yolu, Rüstem Paşa Kervansarayına dayanmaktadır. Rüstem Paşa Kervansarayı, eski dönemlerde ipek yolunun kullanılması ile birlikte tüccarların ve ipek yolundan geçen kişilerin mola verildiği yer olarak ifade edilmektedir. Tarihte ve ipek yolu gezginlerine ev sahipliği yapan bu han, günümüzde otel görevi gören bir yapıya çevrilmiştir. Aynı zamanda günümüzde bu han birçok kişi tarafından Taşhan olarak da bilinir.
Kış Sporunun Gözde Yeri: Erzurum Palandöken
Palandöken olarak bilinen ve kış aylarında adından oldukça bahsettiren yer, Erzurum’da bulunmaktadır. Erzurum’da bulunan dünyanın önde gelen kış turizm merkezlerinden birisi olan Palandöken 2011 Kış Olimpiyatlarına ev sahipliği yapmış önemli bir yerdir. Tarihi bölgeleri gezdikten sonra günümüze dönüp kayağın keyfini çıkarmak isterseniz, 2000 – 3176 metreler arasında ‘’toz-kar’’ özelliğine sahip pistlerde istediğiniz şekilde kayak yapabilirsiniz.
Bu metre aralığı size kolay – orta – profesyonel olmak üzere kaygan zemin imkânı sunmaktadır. Ayrıca oldukça ünlü ve keyifli olan palandöken, Erzurum Havaalanına oldukça yakın bir noktadır. Bu yönü ile de birçok turistin ilgisini çekmeyi başarmaktadır. Dünya genelinde 41 kayak merkezinden 18. Sıraya yerleştirilen palandökende sezon aralık ayında başlamakta ve nisan ayına kadar devam etmektedir.