Gaziantep Gezilecek Yerler : Muhteşem Yerler Listesi !

Gaziantep Gezilecek Yerler

Köklü tarihi, birbirinden lezzetli yemekleri ve doğal güzellikleriyle Gaziantep, gezilecek yerler itibariyle Türkiye’nin en güzel şehirlerinden biridir. Özellikle gastronomi başkenti olarak adlandırılan Gaziantep, UNESCO tarafından “Dünya Gastronomi Şehri” olarak koruma altına alınmıştır. Konum

Bu nedenle bu şehri gezmeye gidecek olan herkesin Gaziantep’in eşsiz lezzetlerini denemesini öneriyoruz. Gaziantep, yalnızca yemekleriyle değil, çağlardan beri birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış olduğundan kökleşmiş olan tarihiyle de ünlü bir şehirdir.

Aynı zamanda Kurtuluş Savaşında verdiği destansı mücadeleyle “Gazi” unvanını alan bu şehir içerisinde gezilmesi gereken birçok doğal güzellik, tarihi yapı ve müzeler barındırır. İşte bu güzel şehri gezmek isteyenler için mutlaka görülmesi gereken yerler…

Zeugma Mozaik Müzesi

Zeugma Mozaik Müzesi, dünyanın en büyük ikinci mozaik müzesi unvanını taşımaktadır. 2011 yılında açılan müzedeki mozaikler, Zeugma Antik Kenti’nden çıkarılmıştır ve ismini de bu antik kentten alır. Konum

Gaziantep’e gelenlerin mutlaka ziyaret etmeden gitmemesi gereken yerlerden biri olan Zeugma Mozaik Müzesi’nde iki bin yıllık mozaikler bulunur ve bunların en ünlüsü ,”Çingene Kızı” mozaiğidir. Ziyaretçilerin oldukça ilgisini çeken bu mozaik, müzede özel bir odada sergilenir.

Bulunduğumuz yüzyılın belki de en önemli arkeolojik keşiflerinden olan ve Zeugma Antik Kenti’nden çıkartılan eserler bu müzede sergilenmektedir. Kapalı alanı 2 bin 500 metrekare olan kaplayan ve ilgili dönemde sanatın ulaştığı en üst noktanın örneklerini ortaya koyan mozaiklerin haricinde, yine Roma Dönemi’ne ait heykeller, sütunlar ve çeşmeleri de müzede görmek mümkündür.

Şahinbey Milli Mücadele Müzesi

Gaziantep, Kurtuluş Savaşında düşmana karşı inanılmaz bir mücadele vermiş ve bunun sonucunda “Gazi” unvanını almıştır. Gaziantep’in bu destansı mücadelesinin her anını gözler önüne seren Şahinbey Milli Mücadele Müzesi, ziyaretçilerini hem duygulandırıyor hem de bilgilendiriyor. Konum

Milli Mücadele de kullanılan her türlü silah ve diğer materyallerin sergilendiği müze, mağaraları olan iki binanın birleşiminden meydana gelmiştir. Şahinbey Milli Mücadele Müzesi, haftanın her günü ziyarete açıktır.

Gaziantep Kalesi

Ne zaman inşa edildiği tam olarak bilinmese de şehrin en eski yapılarından biri olan Gaziantep Kalesi, Roma döneminde gözlem noktası olarak kullanılmıştır. Şehrin tam merkezinde ve tepesinde bulunan bu kalenin içinde Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi yer alır. Bu müze, Milli Mücadele’de Antep halkının gösterdiği direnişi binlerce sembol ve figürlerle anlatır. Konum

Bakırcılar Çarşısı

Hanlar Bölgesi’nde yer alan Bakırcılar Çarşısı, Gaziantep’in en çok ziyaret edilen yerlerinden biridir. Köklü bir tarihe sahip bakır işlemeciliğinin birbirinden güzel eserlerini bu çarşıda bulabilir; satın alabilirsiniz. Konum

Rumkale

Gaziantep’in en önemli tarihi yapılarından biri olan Rumkale, Nizip ilçesine bağlı Kamışlı Köyü’nde yer alır. Köklü bir tarihe sahip olan Rumkale Antik yıllarda Şitamrat olarak anılmış ve birçok uygarlığın hakimiyeti altına girmiştir. Kayaların yontulması ile inşa edilen Rumkale, eşsiz manzarasıyla görenleri büyülüyor. Konum

Tarihi Antep Evleri

Antep mimarisi; dar sokakları ve birbirinden güzel evleriyle köklü bir geleneğe sahiptir. Bölgedeki evler serin tutması amacıyla kesme taştan inşa edilmiştir. Genellikle iki katlı ve yüksek duvarlar şeklinde inşa edilen Tarihi Antep Evleri’nin değişik pencere tiplerine sahip olduğu ve bu pencere tiplerinin ev sahibinin dini görüşünü temsil ettiği söyleniyor. Günümüzde Tarihi Antep Evleri’nin birçoğu otel olarak kullanılır. Konum

Zincirli Bedesten

Kara Basamak Bedesteni olarak da adlandırılan Zincirli Bedesten, turistlerin en çok ziyaret ettiği ve alışveriş yaptığı yerlerden biridir. Uzun bir süre kasaplara ev sahipliği yapmış olan Zincirli Bedesten, bu nedenle Et Hali olarak da adlandırılıyor. Konum

Günümüzde çoğunlukla baharat ve hediyelik eşya satışı yapan işletmelerin bulunduğu Zincirli Bedesten, 2008 yılında yeniden restore edilmiştir. Gaziantep’e gelen ve alışveriş yapmak isteyen herkesin Zincirli Bedestene uğramadan alışveriş yapmamasını öneriyoruz.

Tarihi Gümrük Hanı

Tarihi Gümrük Hanı, bozulmadan günümüze kadar ulaşan yapısı nedeniyle “Yaşayan Müze” olarak da adlandırılıyor. Hanlar Bölgesinde yer alan Tarihi Gümrük Hanı 1873-1878 tarihleri arasında Hacı Ömer Efendi tarafından inşa ettirilmiştir. Konum

Geleneksel el sanatlarının tanıtıldığı ve satıldığı birçok dükkandan oluşan Tarihi Gümrük Hanı’nın özellikle el sanatlarına ilgi duyan herkes tarafından mutlaka ziyaret edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Emine Göğüş Mutfak Müzesi

Gaziantep’te yer alan Emine Göğüş Mutfak Müzesi, Türkiye’nin ilk mutfak müzesidir. Emine Göğüş Mutfak Müzesi’nde hem Gaziantep’in kendine özgü yemekleri ve mutfak araç gereçleri hem de Gaziantep halkının piknik ve düğün gelenekleri tanıtılmıştır. Konum

Özellikle gastronomiye ilgisi bulunan herkesin ziyaret etmesi gereken bu müze 1904 yılında inşa edilmiştir. Yalnızca Pazartesi günleri kapalı olan müze, haftanın diğer günlerinde ziyaret edilebilir.

Bayazhan Gaziantep Kent Müzesi

Gaziantep şehrini ve kültürünü detaylıca tanıtan Bayazhan Gaziantep Kent Müzesi, Gaziantep Belediyesi tarafından 2009 yılında ziyarete açılmıştır. Müzenin faaliyet gösterdiği tarihi bina yani Bayazhan ise, 1909 yılında Bayaz Ahmet Efendi tarafından inşa ettirilmiştir. Pazartesi günleri kapalı olan müze, haftanın diğer günlerinde ziyaret edilebilir. Konum

Gaziantep Botanik Bahçesi

2009 yılında kurulan Gaziantep Botanik Bahçesi, açık havada gezmek isteyen ve bitkilere ilgi duyanların Gaziantep’te ziyaret ettiği ilk yerlerden biridir. Gaziantep Botanik Bahçesi’nin Kaya Bahçesi, Japon Bahçesi gibi birçok bölümü bulunur. Gaziantep Botanik Bahçesi’ni gezerek daha önce görmediğiniz birçok bitki türünü görebilir ve bunlar hakkında detaylı bilgiler edinebilirsiniz. Konum

Gaziantep Oyun ve Oyuncak Müzesi

Ülkemizde kurulan dördüncü oyuncak müzesi olan Gaziantep Oyun ve Oyuncak Müzesi, edebiyatımızın önemli isimlerinden biri olan Sunay Akın’ın gözetiminde 2013 yılında açılmıştır. Müzede 1700 ve 1990 yılları arasında üretilmiş oyuncaklardan oluşan oldukça zengin bir oyuncak koleksiyonu sergileniyor. Müze, Gaziantep’in eşsiz mimarisiyle büyüleyen tarihi evlerinden birinde yer alıyor. Özellikle çocukların ilgisini çeken yerlerden biri olan Gaziantep Oyun ve Oyuncak Müzesi’nin gezmeden gezinizi bitirmemenizi öneririz. Konum

Gaziantep Hayvanat Bahçesi

Özellikle çocuklarıyla birlikte şehri ziyaret edenlerin yoğun ilgi gösterdiği hayvanat bahçesi 2001 yılında hizmete açılmıştır. Aynı zamanda Gaziantep Hayvanat Bahçesinde 2015 yılında bir Safari Parkı da açılmıştır. Konum

Gaziantep Hamam Müzesi

Hamamlarıyla ünlü olan Gaziantep’te yer alan Gaziantep Hamam Müzesi, Osmanlı Dönemi kültürü ve mimarisiyle tüm ziyaretçileri kendine hayran bırakıyor. Gaziantep Hamam Müzesi, 1577 yılında Lala Mustafa Paşa tarafından inşa ettirilen külliyenin hamam bölümünde yer alır. Konum

2015 yılında restore edilerek ziyarete açılan müze, turistlerin sıkça ziyaret ettiği yerlerden biridir.

Yesemek Açık Hava Müzesi

Gaziantep’in köklü geçmişinin ve birçok uygarlığa ev sahipliği yapmasının bir sonucu olarak ortaya çıkan antik yerleşke, özellikle tarihe meraklı gezginlerin ilk ziyaret ettiği yerlerden biridir. UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesinde yer alan Yesemek Açık Hava Müzesi, kentin en önemli tarihi yapılarından biridir. Taşlardan oyulmuş birçok eseri bünyesinde barındıran müze, Felix von Lusvhan tarafından 1890 yılında keşfedilmiş ve yapılan kazı çalışmalarında ortaya çıkan heykeller sergilenmeye başlanmıştır. Konum

Gaziantep Atatürk Anı Müzesi

Bey Mahallesinde yer alan Gaziantep Atatürk Anı Müzesi, Konukoğlu ailesinin bağışlaması üzerine Gaziantep Belediyesi tarafından müze haline getirilmiştir. Gaziantep Atatürk Anı Müzesinin bahçesinde Atatürk’ün Gaziantep’in Bey Mahallesi’ne kaydedildiğini gösteren nüfus cüzdanı sergilenir. Konum

Milli Mücadele ve Cumhuriyetin kuruluş dönemi hakkında oldukça önemli bilgiler veren müzenin girişinde Atatürk’ün Gaziantep ziyareti sırasında kullandığı eşyalar sergilenirken ikinci katta ise Milli Mücadele ve Cumhuriyetin ilk yıllarına tanıklık eden önemli kişilerin röportajları dinletiliyor. Gaziantep Atatürk Anı Müzesi, özellikle tarihe meraklı olan gezginler tarafından sıkça ziyaret ediliyor.

Gaziantep Arkeoloji Müzesi

1944 yılında kurulan ve 1969 yılında günümüzdeki yerine taşınan Gaziantep Arkeoloji Müzesi, en çok turist çeken yerlerden biridir. Arkeolojik eserlerin yanında jeolojik kalıntıların da sergilendiği Gaziantep Arkeoloji Müzesi, tarihin tüm izlerini gözler önüne seriyor. Konum

Müzede sergilenen fosil ve kayaçlar arasında en çok dikkat çeken ise Maraş Fili’dir. Müzenin zemin katında Dülük Antik Kentinden çıkarılan eserler sergilenirken üst katta ise Roma ve Helenistik Dönemden günümüze ulaşan nesneler yer alıyor. Zeugma Antik Kentinden çıkarılan kil mühür baskılarının bir kısmının da sergilendiği müzede Osmanlı eserlerini de incelemek mümkün.

Tarihi Naib Hamamı

Gaziantep’in hamamlarıyla ünlü bir kent olduğunu söylemiştik. 1640 yılında inşa edilen Tarihi Naib Hamamı, aynı zamanda Evliya Çelebi’nin Seyahatname isimli eserinde adı geçen tarihi bir yapıdır. Aynı zamanda modern terapi yöntemlerine de yer verilen Tarihi Naib Hamamı turistler tarafından da sıkça ziyaret ediliyor. Konum

Ömeriye Camii

Yaygın inanışa göre Hz. Ömer döneminde inşa edilen Ömeriye Camii’nin tam olarak ne zaman ve kim tarafından inşa edildiği bilinmiyor. Gaziantep’in en eski camisi olarak bilinen Ömeriye Camii görülmesi gereken yapılardan biridir. Konum

Hasan Süzer Etnografya Müzesi

Gaziantep’in Bey Mahallesinde yer alan Hasan Süzer Etnografya Müzesi, eşsiz mimarisiyle görenlerin ilgisini çeken önemli bir yapıdır. Yapı 1985 yılında iş insanı Hasan Süzer tarafından satın alınmış ve restore edilerek müze haline getirilmiştir. Özellikle Gaziantep’in yerel halkının kültürü ve gelenekleriyle ilgili birçok şeyi barındıran bu müzeyi de ziyaret etmenizi öneririz. Konum

Tarihi Tahmis Kahvesi

1635 ve 1638 yıllarında Mustafa Ağa Bin Yusuf tarafından inşa ettirilmiş tarihi bir binada hizmet veren Tarihi Tahmis Kahvesi, Gaziantep’te gezi sırasında soluklanmak ve kahve içmek isteyenlerin en çok ziyaret ettiği yerlerden biridir. Konum

Tarihi Tahmis Kahvesinin adı kahvenin dövüldüğü yer anlamına gelir. Önceden kahvelerin cevizden imal edilmiş dibeklerde dövüldüğü ve bu şekilde hazırlandığı Tarihi Tahmis Kahvesi, günümüzde makineleşmiştir. Fakat yine de tarihi yapısı ve atmosferi nedeniyle mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir.

Panorama 25 Aralık Müzesi

Gaziantep’te yer alan ve dikkat çeken müzelerden biri de Panorama 25 Aralık Müzesidir. Müzede, Milli Mücadele’de Gaziantep’in yerel halkı tarafından verilen destansı mücadeleyi anlatan önemli çalışmalar yer alır. Konum

Ziyaret edenleri adeta o günlere götüren çalışmalar, yerel halkın direnişini tüm yönleriyle gözler önüne seriyor. Ayrıca Panorama 25 Aralık Müzesi’nde Atatürk’e ayrılmış özel bir bölüm mevcuttur. Mimarisi sırasında İstanbul’da yer alan Panorama 1453 Müzesi’nden ilham alınmış ve modern bir mimari kullanılmıştır.

Dülükbaba Mesire Alanı

Yerel halkın özellikle piknik için tercih ettiği Dülükbaba Mesire Alanı şehirden yalnızca sekiz kilometre uzaklıktadır. Mesire Alanının içerisinde kır gazinosu, restoran ve market bulunur. Gaziantep’in yerel halkının bağlı olduğu geleneklerden biri olan ve aile ile akraba üyelerinin katılımıyla gerçekleşen yemek geziler için en çok tercih edilen yer Dülükbaba Mesir Alanı oluyor. Özellikle yaz aylarında Gaziantep’i geziyorsanız Dülükbaba Mesire Alanı’nda güzel bir mola verebilirsiniz. Konum

Gaziantep İslam Bilim Tarihi Müzesi

19. yüzyıldan kalma eski bir okul binası üzerinde açılan İslam Bilim Tarihi Müzesi, ziyaretçilerine İslam dinini benimseyen bilim insanlarının yapmış oldukları buluşlar hakkında önemli bilgiler veriyor. Konum

Tarihi Millet Han

1575 yılında Keçeciler Bedesteni adıyla inşa edilmiş olan Tarihi Millet Han, günümüzdeki adını Atatürk’ün Gaziantep halkına verdiği değeri vurgulamak için söylemiş olduğu önemli sözlerden almıştır. Tarihi Millet Han, konaklama amacıyla kullanılmıştır. Konum

Görüldüğü üzere Gaziantep, bünyesinde birçok tarihi yapı, müze ve doğal güzellikleri barındıran eşsiz bir şehirdir. Bu tarihi yapı ve müzelerin yanında kentte;

Masal Parkı

Büyümüş olsanız da belki çocuklarınızı gezdirmek belki de eski anılarınızı canlandırmak için Gaziantep Masal Parkını gezmenizi tavsiye ederiz. Birbirinden güzel figürler içeren Masal Park her metrekaresinden size mutluluk yaşatacaktır.

Masal Parkın peyzajı ve içindeki masaldan fırlamış figürlerinde dolaşırken çocuklarınızın mutluluğunu izleyebilirsiniz. Belki de asıl mutlu olan siz olacaksınız 🙂

Burç Ormanı Tabiat Parkı

Gaziantep Burç Tabiat Parkında günlük ziyaretçilerini ağırlayacak alanlar ve çeşitli hayvanları görebileceğiz bir Hayvanat Bahçesi bulunmaktadır. Gün içinde oldukça yüksek ziyaretçisi olan Tabiat Parkının bir bölümü piknik alanı olarak günlük ziyaretçilerine ayrılmıştır.

Bu ayrılan alanda spor aletleri, yürüyüş yolları, kır gazinosu, anlık ihtiyaçlarınız için büfe, hediyelik eşya satış yeri, piknik için masa, masa yanlarında ocaklar, çocuk oyun alanı, çeşme, tuvalet ve araça gidenler için otopark yer almaktadır.

Hayvanat Bahçesi yaklaşık 80 hektar alana sahiptir.

Burç Orman Tabiat Parkında çocuklarınız için de bir çok aktivite bulabilirsiniz. Siz sakin bir ortamda yemeğinizi yiyip çayınızı yudumlarken çocuklarınız eğlenebilirler.

Parkantep Harikalar Diyarı Parkı

Gibi güzel vakit geçirilebilecek birçok yer bulunmaktadır.

Gaziantep Tarihçesi

Coğrafi konumundan dolayı Gaziantep, yüzyıllar içinde çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Tarihte bilinen ilk uygarlıkların başlangıç yeri olan Mezopotamya ile Akdeniz toprakları arasında bulunmaktadır. Tarih öncesi çağlardan itibaren yerleşik hayatın olması, hepimizin bildiği ünlü ticaret hattı olan İpek Yolu’nun buradan geçmesi, bölgeler arasında geçiş yolların merkezinde bulunması, Gaziantep’in ticari, kültürel ve sanatsal alanlarda ön plana çıkmasını sağlamıştır.

Gaziantep için Türk tarihinden özellikle İstiklal Savaşı önemli bir dönüm noktasıdır. Bu savaşta “Antep Savunması” adıyla geçen mücadelenin çok önemli bir yeri vardır. Gaziantep 6317 şehit vererek, yaşadıkları toprakları savunmuştur. Bu savunma ve mücadele şehre “Gazilik” ünvanını kazandırdığı gibi, şehir halkının “mücadeleci” kimliğinin de imgesi olmuştur.

Sonuç olarak bu mücadeleci kimlik, nesilden nesile aktarılırken yaşamın her alanında, özellikle de ticari alanda baskın bir rol oynamıştır. Gaziantep, milli mücadele döneminden kalan bu azmini, bugün üretim ve yatırım süreçlerine yönlendirmiş, mücadeleci girişimcilik ruhunun etkilerini hissettirmiştir.Ticaretin yanında kendine has el sanatları, leziz yemekleri, kendi adıyla anılan baklavası ve yine kendi adıyla anılan Antepfıstığı ile tüm dünyaca tanınan bir şehir olmuştur.

Bunların yanında Zeugma Antik Kenti’nden çıkarılan mozaiklerle yeni bir ünvan daha almış ve “Mozaikler Şehri” olarak anılmaya başlanmıştır. Gaziantep’in ilk kuruluş için bazı araştırmalarda M.Ö. 5600 yıllarına kadar uzandığı söylenmektedir. Bu yönüyle baktığımızda dünyanın en eski kentlerinden biri sayılmaktadır.

Gaziantep, tarih fasılaları açısından Kalkolitik, Paleolitik, Neolitik,dönemlerden geçmiştir. Tunç Çağı’ndan sonra da bir çok medeniyeti topraklarında barındırmıştır. Bunlardan Mezopotamya, Hitit, Mitanni, Asur, Med, Pers, Büyük İskender, Yunan, Selevkos, Roma, Bizans, islam Arap ve Türk-İslam Uygarlıkları oldukça köklü ve zengin bir tarihe sahiptir.

Taş ve sonrasında bakırın da kullanılmaya başlanmasıyla ifade edilen Kalkolitik (Bakırtaş) dönemi, yörede Sakçagözü ya da Coba Höyük diye bilinen yerleşim yeri temsil etmektedir. Kalkolitik döneme oranla daha ileri bir yerleşmeyi temsil eden Tunç Çağı kalıntılarına ise Gedikli, Tilmen Höyük ve Sakçagözü kazılarında rastlanır. Sakçagözü, Tilmen Höyük, Zincirli, Yesemek ve Karkamış’ta yapılan kazı ve araştırmalar, Gaziantep bölgesinde M.Ö.1800-1700 yılları arasında 20 küçük krallığın oluşturduğu büyük bir devletin varlığını ortaya koymaktadır.

The New Book of World Rankings adlı kitabında Amerikalı ünlü araştırmacı George Thomas Kurlan, “şehirlerin yaşı” başlığı altında, dünyanın günümüze ulaşan kentlerini şu şekilde sıralamaktadır:

1. Gaziantep-Türkiye 5600 yıl
2. Kudüs-İsrail 5000 yıl
3. Kerkük-Irak 5000 yıl
4. Zürih-İsviçre 5000 yıl
5. Konya-Türkiye 4600 yıl

İslam Tarihinde Gaziantep

Hazreti Ömer döneminde Ganemoğlu İlyas kumandasındaki İslam Orduları, 638 yılında Gaziantep ve Hatay’ı Bizanslılardan aldılar. Antep ve Hatay Müslümanlar tarafından fethedilen ve İslam halklarının Anadolu’da ilk yerleştirildiği bölgelerdir. Bu Özelliği ile de Anadolu’da İslamiyetin yayılmasında büyük rol oynamıştır.

Milli Mücadele Döneminde Gaziantep

1914’te Birinci Dünya Savaşı başladığı zaman Gaziantep, 83 bin nüfuslu bir sancak Merkeziydi. 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi, Osmanlı İmparatorluğu’nun sonu olmuş ve İtilaf Devletleri paylaştıkları toprakları almak amacıyla hızla harekete geçmişlerdi.

Halep’te bulunan İngilizler, Mondros Mütarekesi’nin 7. Maddesine dayanarak 15 Ocak 1919’da bir süvari tugayı ve beraberindeki kuvvetlerle Antep’i işgal ettiler. 1 yıl süreyle işgal döneminde halkın silahlarını toplayan ve ileri gelenlerini şehirden sürgün eden İngilizler 5 kasım 1919’da yerlerini asıl işgalci güçler olan Fransızlara bıraktılar. Ermenilerin de kışkırtmalarıyla halka eziyet eden ve her fırsatta Türkleri aşağılayan Fransızlara dur demek için vatansever Antep’liler küçük yapılanmalarla teşkilatlandılar.

Tarihler Ocak 1920’yi gösterdiğinde, bu teşkilatlar düşmanla çatışmaya başladılar. Özellikle düşmanın çevredeki kentlerle lojistik bağlantılarını kesmeye yönelik baskın ve saldırılarla başarı kazanan vatansever güçler karşısında Fransızlar acziyete düştüler ve Antep’teki kuvvetlerini daha fazla takviye ettiler.

Sayı ve silahça yetersiz çetelerle Kilis Antep yolunun savunmasını üstlenen Antep Savunması’nın sembollerinden Şahinbey, elmalı mevkiinde kahramanca çarpıştıktan sonra şehit oldu. Bu dönem10 ay 9 gün sürdü ve tarihin en şanlı direnişlerinden biri olarak anıldı. Aynı zamanda Antep Savunması’nın da dönüm noktalarından oldu.

İhtiyar, genç, çocuk, kadın, tüm şehir halkının her türlü imkansızlığa karşın modern Fransız Ordusu’na karşı Antep’i savunmaları Batı Cephe Ordusu ile savaşmakta olan Türk Ordusu’nun şehre yardım getirememesi nedeniyle zor koşullarda gerçekleşti. Sonunda Fransızların şehri kuşatmaları nedeniyle kente hiçbir gıda ve ihtiyaç maddesinin girememesi neticesinde açlıkla karşı karşıya kalınan Antepliler, düşmana değil ama açlığa mağlup oldular ve direnişi sona erdirdiler.

1 Nisan 1920’de başlayan Antep Savunması dost düşman bütün dünyanın hayranlık ve takdirlerini kazanan kahramanlıklarla 10 ay 9 gün sürdükten sonra açlık yüzünden sona ermişti. Nihayet 15 Mart 1920 tarihinde Londra’da Türkiye Hariciye Vekili Bekir Sami Bey ile Fransız Delegasyonu’nun Antep, Adana ve çevresinin Türklere iadesi üzerine anlaşmaya varıldı. Bu anlaşma Ankara İtilafnamesi ile son şeklinin aldı ve 25 Aralık 1921 tarihinde Fransızlar Antep’i terk etti.

Gaziantepliler Bayrak Şehidi Şahinbey’in öncülüğünde 6317 şehit verme pahasına, tarihe mal olacak örnek bir savunma yaparak, işgal kuvvetlerine karşı kahramanca mücade vermişlerdir. Bu nedenle Gaziantepliler Atatürk’ün “Türküm diyen her şehir, her kasaba ve en küçük Türk köyü Gazianteplileri kahramanlık misali olarak alabilirler.“ övgüsüne mazhar olmuştur.

Gaziantep’in Gazilik Beratı

T.B.M.M. Riyaseti Celilesine Ayıntap livası merkezi olan Ayıntap kasabası namının Gaziayıntab’a tahviline dair İcra Vekilleri Heyetinin 8 Şubat 1921 tarihindeki içtimasında kabul edilen ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Riyaseti Celilesinin tasvibine iktiran eylenen layiha-i kanuniye sureti musadakası rapten takdim kılınmakla iktitazının ifa ve neticesinin icra buyurulmasını rica ederim efendim. İcra Vekilleri Heyeti Reisi Müdafaai Milliye Vekili Fevzi Layiha-i Kanuniye Sureti (8 Şubat 1921)
Madde 1 Ayıntap Livası merkezi olan Ayıntap kasabasının namı (Gaziayıntap)’a tahvil olunmuştur.
Madde 2. Bu kanunun icrasına Dahiliye Vekili memurdur.
Madde 3. İşbu kanun tarihi neşrinden itibaren meridir.

Gaziantep Adı Nereden Gelmektedir?

Adını tarihin derinliklerinden, sıfatını ise Milli Mücadeledeki kahramanlıklarla dolu müdafaasından alan Gaziantep, farklı uygarlıkların, kültürlerin, dinlerin ve ırkların bir araya gelerek birbirleri içinde sentezlendiği gizemli bir tarihe sahiptir.

Antik dönemde Gaziantep’in 10 km. kuzeyinde bulunan “Dülük” kenti “Ayıntab” adından çok daha eski tarihlerde kullanılmaktaydı. Bu bakımdan Gaziantep adının eski çağlarda çok sık kullanılan iki adı vardır. Dülük ve Ayıntab.

“Ayıntab” adı ilk kez Urfa’lı Mateous’un M.Ö. 952-1136 ve Grigor’un 1136-1162 yıllarına ilişkin “Vekayi-Name” ve Zeylinde geçer. “Ayıntab” adının ortaya çıkışına ilişkin çeşitli görüşler vardır. Kısaca değinirsek; Ayıntab sözcüğünün çıkış yeri “Hantab”dır. “Han” sözü hükümdar, “Tab” sözü ise Hitit dilinde toprak anlamındadır. Bu durumda anlamı “Han Toprağı” demektir.

Bir başka düşünceye göre, Ayıntab adını “Ayni” adındaki bir kadıdan almıştır. Gaziantepli tarihçi Bedrüddin AYNi‘nin ifadesiyle Antep’in eski adı “Kala-i Füsus”dur. Kala-i Füsus “Yüzük Kalesi” demektir. Bedrüddin AYNi‘ye izafe edilen rivayete göre şehrin kötü bir hakimi varmış. Birçok uygunsuz işler yaptıktan sonra pişman olmuş ve tövbe etmiştir. Bundan ötürü şehrin adı “Ayni Tövbe” ve zaman içinde Aynitap olarak kalmıştır.

Bir diğer rivayette ise; AYINTAP adını, suyunun güzelliğinden almıştır. Zira, “ayın”; pınar, kaynak, suyun gözü anlamına gelmektedir. Dolayısıyla “tab”; güzel pınar ve güzel kaynak manasını ifade etmektedir. Yine “Ayıntap” adındaki, “tab”; güç ve takat anlamına gelmektedir. Şehre suyunun bolluğundan dolayı da bu ismin verildiği söylenmektedir.
Kaynak: Gaziantep 2016 T.C. Gaziantep Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

• Şahinbey Gezilecek Yerler | Gaziantep’in Gözdesi
• Nizip Gezilecek Yerler
• Şehitkamil Gezilecek Yerler
• Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Gezilecek En İyi Tarihi Yerler
• İslahiye Gezilecek Yerler : En Güzel Rotalar